2 Nisan 2009 Perşembe

SIZI SIZI'n SIZI'm

kendimi içimden çıkartıp karşıma oturtuyorum.
ne eksik ne fazla
ne görüyorsam bir karakalemle kendimi çiziyorum
bir yanım pişmanlıklarıma üşürken
bir yanım benliğime yanıyor.
ardından tebessümlerim
bir çocuk yerine koyup kendimi.yazmak istiyorum beni tüm saflığımla
oysa kendimi çiziyorum umarsızca,her yanım kara
sensizliğinde gözlerini ve saçlarını usumda taşımak dindirmiyor özlemimi.
sen ol
hep ol
benle ol istiyorum.
çok yakınken yüreğime,karanlığın arkasından uzaklığını yaşamak istemiyorum.
ellerim kanıyor
çok üzgünüm...
sonra yüzleri ve kokuları sana benzeyen insanlar görüyorum
gözlerime bakıp yanımdan geçiyorlar
yılmadan
usanmadan hatırlatıyorlar yüzünü günün her vakti
sıkılmış ve bunalmışlığımın
ve senden kalan bir sevdanın ardından koşarken sen,sesim titremeye başlıyor
neye bürünüyorum o anda yada hangi halimden kaçıyorum?
çözemiyorum.
sırtıma saplanan bir bıçak gibi acıtıyor canımı sensizlik.
yaşanmışlığımız bize ağlayan yanını gösteriyor,alaylı bir tebessümle
yüreğimiz şerha şerha yarılırken
yalancı tebessümlerle kendimizi avutmaya başlıyoruz
oysa en iyi yaptığımız şeyi tekrarlıyoruz
sadece
kendimizi kandırıyoruz


eren ergül
mart 2009

4 yorum:

Adsız dedi ki...

SENINDE DEDIGIN GIBI ENIYI YAPTIGIMIZ SEYI YAPIYORUZ KENDIMIZI KANDIRIYORUZ.

AMA BASKA çAREMIZ YOK. BASKALARININ AVUçLARINA ATTIGIMIZ YUREGIMIZI
BIRBIRIMIZIN MERHAMETIYLE VE SEFKATIYLE AVUTMAYA VE YARALARINI SARMAYA çALISIYORUZ.FAKAT BUNA KANDIRMAK DENILEMEZ.BUNA ANCAK çARESIZLIK DENILIR.BEN çOK GUçLU BIR INSAN DEGILIMDIR.BIR GUN HAYATTAN çIKMAK ZORUNDA KALIRSAM,BENI IçINE HAPS EDEN VE ETRAFIMI SARAN çARESIZLIKLERE YENILDIGIMI BIL.

Adsız dedi ki...

eren gerçekten defalarca okudum
bu siiri
bu siirden sonra senin yaninda olmam gerekirdi
ama buranın uçsuz bucaksiz sokaklari beni içine haps etmis.

benim ensevdigim yazar derki ...
Kar karanlik
Kirmizi sarap
karanligin ortasinda,
koca bir kitap,
insan hur,
insan korkulariyla usur.

ben hur degilim.hukmum baskalarinin elinde ve içimde belirli belirsiz korkularla usuyorum.
ama bunu bilmelisin,kalbimin hukumdari sensin.

Bu gun arabayi park ettim.içimde tuaf bir duygu vardi sanirim aglamak istiyordum.universitenin kapisindan giremedim.buyuk bir hizla geri dondum ve avazim çiktiginca bagirdim,agladim.insanlar buranın en guzel sitesinin ortasinda 19 luk genç bir kizin agladigini gorduklerinde sasirdilar. o insanlarin gozlerindeki bakislar akillarindaki dusunceleri yuzume yuzume vuruyordu.
kimi belli mutsuz
kimi belki yanlizdir
kimi belkide asiktir
kimide goz yaslarina bakilirsa buyuk bir derdi var diye geçiriyorlardi akillarindan.
fakat ozgur bir ulkede kimsenin aklina ozgurluk gibi bir etik gelmedi.

ama bu siirle bana ozgurlugu yasattin

Adsız dedi ki...

sızım, sızın, bizim sızımız... yaşanması yasak aşkımız... kendimi bütün gücümle senden çekerken ne ellerimi ellerinden ayırabiliyorum, ne gözlerimi gözlerinden. sana sarılmak isterken, kafamda kendimizi içine hapsettiğimiz kalıplar hep bir ağızdan olmaz diye bağırıyor. o an yok olmak istiyorum... bir kuyunun dibindeyim, tırmanıp çıkmaya gücüm yok, yukardan elini uzatıyorsun bana, ulaşamıyorum. tırmanmaya kalkıyorum,ayaklarımdan çekip yüzüstü düşürüyorlar beni. başımı öne eğip gözlerimi kapatıp "git buradan" diye haykırıyorum. ama bir yandan gözlerimi açtığımda orda olman için sessizce dua ediyorum. başımı kaldırdığımda oradasın... biz, ikimiz aynı şehirde, sen anadolu yakasında ben avrupa yakasında karşı karşıya duruyoruz, ama bir türlü kavuşamıyoruz...

ve ben bu saatte uyuyamıyorum, senin bana benim sana yaptıklarımızdan dolayı... özellikle bu gece yanında olamadığım için öyle üzgünüm ki. birbirimizi avutsak da kendimizi kandırsak da sen mutlusun, ben de mutluyum... ne senin olmaya, ne sensiz olmaya yetecek gücüm yok.

Adsız dedi ki...

duygular çok güzel bir biçimde yüreğinden geldiği gibi dökmüşsün satırlara..başarılar okuyunca bir anda dalıp gittim..zeliha :)